8 Şubat 2016 Pazartesi

BİLGE TÜRK - ŞAMAN VE KIZILDERİLİ ORTAK İNANCI

ŞAMAN DAVULU
Çap 70 cm Teknik : Karışık
3.000 TL

Amerika Kızılderili Kabileleri ile bugün Orta Asya, Kırgızistan, Kazakistan, Güney ve Kuzeydoğu Sibirya da yaşayan Tuva, Altay, Hakas, Televi ve Saka Türkleri arasında bütün canlılığı ile yaşayan Türk Şamanizm’inin ortak özellikleri oldukça fazladır.
Asya’dan Amerika Kıtasına geçen Kızılderililerin ömürleri buradaki zor şartlar nedeniyle kısa sürmekte idi. Ölüm hadisesi baş verince Asya’dan göçen bu insanlar Orta Asya’daki  kabilelerinin yaptıkları gibi insanüstü doğa güçlerinin varlığına inanarak Şamanizm’i devam  ettirdiler. İyi ruhlardan yardım dilemek, kötü ruhlardan ve hastalıklardan korunmak için kabile Şamanına başvurdular ve tılsımlı gerdanlıklar gibi bir takım uğurlar edindiler.
William Thalbitzer konu ile ilgili olarak yaptığı çalışmasında şunları açıklamıştır: “Arktik bölgesinde yaşayan halkların bu günkü dilleri ne olursa olsun Yakut Türkleri ile Chukchee, Samoyet ve Lapp’ların sahip oldukları kültürün şüphe götürmeyecek şekilde birbirinin devamı olduğuna inanıyorum.”
Kuzey Amerika’da Eskimo ve diğer Kızılderili kabileleri arasında önemli yeri ve mevkisi olan Şamanların aynı görevi yaptıkları görüşünü Mircea Eliade büyük bir güven içinde bilimsel  kaynaklara dayanarak ifade etmiştir.
Kuzey Amerika Kızılderilileri ve Eskimo Şamanlarının ruhani bir güçle denizin ve yerin dibinde seyahat etmeleri, Asya’nın Kuzeyindeki Yakut Türklerinin ruhani yol göstericisi olan  Şamanları ile aynı karakteri göstermektedir. Merasimlerde giydikleri kıyafetleri ve törenlerde kullandıkları “davul” gibi aksesuarları arasında ise çok az farklılıklar bulunmaktadır. Edward William Nelson, bir Alaska Şamanının kendisine öbür dünya’ya gidip orada 2 gün nasıl dolaştığını sonra dirililerek köyüne gelip orada gördüklerini halkına anlattığını belirtmektedir.  Mircea Eliade, Türk ve Kızılderili Şamanları arasındaki benzerlikleri anlatırken öbür dünyaya gitmek, arşa çıkmak, cennete gitmek gibi olguların yaygın bir ortak özellik olduğunu vurgulamıştır.
Tarihte kayıtlara geçmiş ve adı bilinen ilk Şaman, Sümerlerin Destan kahramanı Gılgamış’tır. Orta Asya Türk, Sibirya, Yakut, Altay ve Tuva Şamanlarında olduğu gibi, Amerika Yerli Kızılderili Şamanlarının en önemli aracı “davul” ve “tokmak”tır. Yine tarihte bilinen en eski “davul”” ve “tokmak” Sümerlerin zamanında “her şeyi bilmesi” ile tanınan Şaman Gılgamış tarafından kullanılmıştır. Tarihte bilinen en eski yazılı Sümer tabletlerinde, “Inanna” tarafından Fırat Nehri’nin kenarında yetişen “Kutsal” bir ağaçtan yapılmış “”Davul” (Pukku) ve “Tokmak” (Mikku) Gılgamışa en şerefli bir hediye olarak verilmiştir. Sibirya Şamanizmi’nin en canlı bir şekilde yaşadığı ve yaşatıldığı (Yakutistan) Saka Eli’nde Şamanların dinî ve mevsimlik ayinlerde kullandıkları “Davul” ve “Tokmak” Sümerlerin Şamanı Gılgamış’ın kullandığı davul ve tokmakla aynı paralelliği göstermektedir. Sümerlerde ve Sakalarda Şamanların kullandıkları davul ve tokmağın kullanıldığı yer ve maksat aynıdır. Gerek Sümer Şamanları ve gerekse Saka Eli Şamanları, “karanlık” dünyaya ruhlarla görüşmek için yaptıkları seyahatte, davul ve tokmak Şamanlara “rehberlik” eder. Kızılderili kültüründe de gerek şaman ayinlerinde gerekse kabile içinde yapılan diğer törenlerde davulun yeri aşikardır.
Şamanizm kültürü ile iç içe yaşamış toplumlarda, insanların her iki dünyada saygı duydukları ortak nesne, “toprak” olmuş ve özellikle Türk Kültürünün yayıldığı sahalarda ve Amerika Yerli Kızılderili toprakları üzerinde yaşayan insanlar arasında “Toprak Ana” (Mother Earth) olarak anılmış ve saygı gösterilmiştir. Kızılderili ve Türk toplumunun savaşçı fertleri bir savaş veya herhangi bir şekilde yaralandıklarında, yaptıkları ilk iş, “Toprak Ana”nın bağrından, onun şefkatli yüzünden alınan temiz “kuru toprak”la yaralarını ovmak ve kanı durdurmak hareketi olmaktadır.
Türk toplumunda ve Kızılderili milleti arasında, anadan doğduğumuzda, göbeğimiz kesildikten sonra, geride kalan kısma “it ağzı” değmesin diye, yine “Toprak Ana”nın bağrına gömülür. Kızılderili Milleti ile Türk Milleti’nin “Toprak Ana”ya bağlılığı daha doğarken başlar. Göbeğimiz kesildikten sonra arta kalan ve halk arasında “Eş” olarak nitelendirilen kısım toprağa gömüldüğü an, öldüğümüzde varacağımız son “mekan” tespit edilmiş olur. Kızılderili ve Türk toplulukları arasında ölüler gömüldükten sonra, üzerine “hamile kadının karnı” gibi bir toprak kümesi yığılması (höyük, kurgan şekli), öldükten sonra da tekrar “Toprak Ana”dan vücuda geleceğimizin fikri ortak “sembolizm” ile vücut bulur.
Yakut Şamanlarında “Ana Hayvan” veya “Hayvan Ana” ve bu arada eski Şamanların yaşayan ruhu büyük rol oynar. “Hayvan Ana”, Yakut Şamanına görünmeyen bir ruh şeklinde yardım eder. Bu ruh kendini ölüm veya doğum anlarında gösterir. Yakut Şamanları’na yardım eden gizli ruh, “Hayvan Ana”, çoğu zaman tüyleri demirden bir kuş şeklinde görünür. Tüyleri demirden olan bu koruyucu kuş şeklindeki “Hayvan Ana” Şamanın sahip olduğu ağacın bir dalında tüner.
Ob–Uygurlardan olan Hanti ve Mansi’ler de, Şamanın mutlaka yedi tane yardımcı hayvanı olmalıdır. Hayvan şeklinde kendisini gösteren yardımcı ruhla, Şamana çeşitli zorluklarda yardım ederler. Coğrafyanın değişmesi ile Şamana yardım eden bu hayvanların da türleri coğrafyaya bağlı olarak değişir. Şamanlara yardım eden yedi yardımcı hayvan ruhu genellikle; Ayı, Geyik, Kurt, At, Yılan, Balık veya Kuş şeklinde görünür. Kuş şeklindeki ruhlar, Kuzeye doğru gidildikçe Kartal ve Baykuş şeklinde kendini gösterir. Sahillere yaklaştıkça, bu hayvanlar, Şamanın su altındaki seyahatine yardım eden çeşitli deniz hayvanları şeklinde görülürler. Kızılderili kültüründe de koruyucu güç olarak ruhani yani görünmeyen hayvanlar yer almaktadır. Hayvanların türlerindeki benzerlikte dikkat çekicidir.
Orta Asya Türk, Tuva, Altay, Hakas, Televit ve Saka Türk Elinde ve Amerika Yerli Kızılderili kabileleri arasında halkın hayatına nizam veren ve “her şeyi bilen” erdemli kişiler olarak saygı duyulan Şamanlar, katiyen “büyü” yapmaz ve “nusha” yazmazlar. Şamanların ortak özellikleri incelendiğinde, onları tamamen “ruhlar alemi” ile “ölümlü dünya” arasında seyahat eden ve acı içinde kıvranan “bizlerden biri” olarak görürüz. Kızılderili ve Türk Şamanlarındaki bu ortak özellik yani “büyü” yapmama özelliği diğer birçok toplumda görülmez. Hatta tam tersi Şaman tarzı ruhani kişiler “Kara Büyü” adı verilen kötü amaçlı büyüler de yapmaktadır.
Amerika Yerli Kızılderili kabilelerinden Algonquians Kızılderilileri tarafından yaşatılan Tsistsistas (Cheyenne Kızılderili kültürünün asıl ana kolu 12000 yıl önce Arktik bölgesinde kök atmıştır. Şamanizm kültürünün Amerika’daki Kızılderili kabilelerinden Algonquian kabilesine taşıyan gruplar, Sibiryanın kuzeyinde yaşayan insanların en yakın akrabalarıdır. Tsistsistas Kabilesinin her yıl yaptığı “Massaum” merasimleri, bu Kızılderili kabilesine, Avrupa’dan gelerek Amerika’yı işgal edenlerden değil, onların Kuzey Sibirya’da yaşayan akrabalarından hatıra kalmıştır. Tsistsistas Kızılderilileri’nin dünya ve kainatı tarif edişleri, diğer Kızılderili kabilelerinden Yuroks, Evenks, Yukagir, Orichis’lerin kültür anlayışı ile paralellik gösteren Kuzey Sibirya Şaman kültürünün, 2000 nesil sonra bize kalan kısmıdır.
Kaynak :
http://www.bilinmeyenturktarihi.com/kizilderililer-ve-turkler.html
Tarihte kayıtlara geçmiş ve adı bilinen ilk Şaman, Sümerler'in Destan kahramanı Gılgamış'tır. Orta Asya Türk, Sibirya, Yakut, Altay ve Tuva Şamanlarında olduğu gibi, Amerika Yerli Kızılderili Şamanlarının en önemli aracı "davul" ve "tokmak"tır. Yine tarihte bilinen en eski "davul”" ve "tokmak" Sümerler'in zamanında "her şeyi bilmesi" ile tanınan Şaman Gılgamış tarafından kullanılmıştır. Tarihte bilinen en eski yazılı Sümer tabletlerinde, "Inanna" tarafından Fırat Nehri'nin kenarında yetişen "Kutsal" bir ağaçtan yapılmış “"Davul" (Pukku) ve "Tokmak" (Mikku) Gılgamış'a en şerefli bir hediye olarak verilmiştir. Sibirya Şamanizmi'nin en canlı bir şekilde yaşadığı ve yaşatıldığı (Yakutistan) Saka Eli'nde Şamanların dinî ve mevsimlik ayinlerde kullandıkları "Davul" ve "Tokmak" Sümerler'in
Şamanı Gılgamış'ın kullandığı davul ve tokmakla aynı paralelliği göstermektedir. Sümerler'de ve Sakalar'da Şamanların kullandıkları davul ve tokmağın kullanıldığı yer ve maksat aynıdır. Gerek Sümer Şamanları ve gerekse Saka Eli Şamanları, "karanlık" dünyaya ruhlarla görüşmek için yaptıkları seyahatte, davul ve tokmak Şamanlara "rehberlik" eder. Kızılderili kültüründe de gerek şaman ayinlerinde gerekse kabile içinde yapılan diğer törenlerde davulun yeri  aşikardır.
Kaynak :
https://www.facebook.com/note.php?note_id=10150238111672040

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder