ALTIN ELBİSELİ ADAM
80 cm X 100 cm Teknik: Yağlıboya
5.000 TL
ALTIN ELBİSELİ ADAM
Resimde Alma Ata’nın yakınında olan
ve kazı bilimcilerin Issık Kurganı olarak adlandırdıkları bu kurganda bulunmuş olan Altın Elbiseli Adam
Esik (Issık, Issyk) Kurganı, İskitlere ait olduğu düşünülen bir kurgan. Önemli
kaynaklarda İskitlere ait olduğu iddiası kabul görür. M.Ö. 5. yüzyıl’dan kalma
olduğu sanılır. Kazakistan’da Kazak arkeolog Prof. Kemal Akişef [oğlu]
tarafından gün ışığına çıkarılmıştır.
Kurganın
en üst tepesinde 60 metre çapında taş kaplı bir kapak, altında ise sırasıyla
taş, kil ve çakıl tabakaları ortaya çıkmıştır. Daha dipte ve kurganın tam orta
bölgesinde boş bir tahta oda bulunmuştur. Odanın boş olmasından bu odaya eskiden
girilmiş olduğu tahmin edilmektedir. Kazı bilimciler bu boş odanın altında,
daha derinde, ikinci bir tahta oda daha ortaya çıkardılar. Bu odadaki çeşitli
organik eşyalar üzerinde yapılan incelemeler sonucunda kurganın yaklaşık M.Ö.
5’inci yüzyıldan kalma olduğu belirlenmiştir. Odanın duvar kenarlarına içleri
yiyecek dolu vazolar, altın süslü çanaklar ve ayrıca üzerlerinde 26 adet yazı
işaretinin kazınmış olduğu iki adet gümüş kap yerleştirilmişti.Altın elbiseli adamın parmağında bulunan altın yüzük resimde görülüyor. Bu resimdeki insanın başı aynen kızılderili yöneticilerin başlarına taktıkları tüyleri andırıyor. Buradan kızılderili kültürünün Asya kökenli olduğunu bir kere daha saptamış oluyoruz. Fakat asıl anlatılmak istenen, yüzüğü taşıyan yöneticinin güneş (gök) tengri ile bütünleşmiş olduğudur. Tüyler güneşin ışınlarını simgeliyorlar. Yüzük içe doğru oyuktur. Yani kil üzerine bastırıldığında kabartma bir tüylü baş ortaya çıkmaktadır. Bu da gösteriyor ki Ön-Türkler imza yerine, daha o dönemlerde, mühür kullanıyorlardı. Kil üzerine kabartma tekniğini bulmuş olan Ön-Türkler bu tekniği taşlara da uygulamışlardır.
Altın plakalarla süslü olan ceketi ve
ince uzun başlık üzerindeki simgeler, altın elbiseli adamın önemli bir yönetici
olduğuna işaret ediyorlar. Başlığında ise iki adet bileşik hayvan figürü
bulunuyor.
Altın Elbiseli Adam’ın bir Türk tigini olduğu anlaşılmaktadır.
Mısır piramitlerinden sonra mezarından en çok altın çıkan, baştan başa, her
şeyi ile saf altından elbisesi olan veya zamanımıza kalan yalnız odur.
Birleşik figür at- keçi ve kuş
Teknik : Gravür - Çinko baskı : 10cm x 15 cm
Altın elbiseli adamın parmağındaki altın yüzükte, kafasına on adet tüy takılı bir insan kafası bulunmaktadır. On sayısı Türkler için kutsaldır.
Fakat, Altın Elbiseli Adam’ın mezarında bulunan en değerli şey ne bu altınlardır, ne de diğer eşyalar. Bu mezarda bulunan en değerli tarihi belge, yarısı kırık bir kabın üzerindeki 26 harflik iki satır yazıdır. Bu yazı, tarih ilmîne, özellikle Türk tarihi ve medeniyetine ışık tutan, yeni boyutlar kazandıran bir belgedir. Bugüne kadar bilinen en eski Türk yazısı, Yenisey ve Orhun anıtlarındaki yazılardı ve bunlar zamanımızdan on dört asır geriye uzanıyordu. Oysa, Esik’teki mezarda bulunan bu yazı 25 asırlık bir belge idi. Kurgandan çıkan Gümüş Kaseye yazılmış olan yazı hemen aşağıda :
“Ögün an onuyu öcü ok, ub-oz uç esitiz oz-ötü onuy oy ekiç ekil alız at”
Anlamı:
“Haşmetmeablığını taziz etmekte olduğun (kişi) boynuzlaşmış olan bir ok’dur. O Zeus liderliğine ozarak geçmek suretiyle kozmoslaşma mahalline alınmış olan kamdır.”
Sn. Kazım Mirşan’ın okuma önerisine bir destek ve açıklık da Doç. Dr. Haluk Berkmen den gelmektedir :
https://tarihturklerdebaslar.wordpress.com/2011/10/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder